13 Mayıs 2008 Salı

Telefon konuşmasına devam ediyoruz


Kazım Şimşek: Merhaba Larry, biraz evvel bizim kafayı yemiş editörümüzle konuşmuşsun. Konuşmanda "Sonraki Blog linkine tıklanınca para kazanıyoruz" demişsin, doğru mudur?

Larry Page: Hayır, doğru değil, sakın o editöre doğruyu söyleme. O bizim bu linklere tıklayınca, para kazandığımızı sansın. Biz "sonraki blog" linkini diğer insanların bloglarına hızlı geçiş olsun diye, koyduk. İnsanlar blog okumayı seviyor, bu yüzden onlara yardımcı olalım, dedik.

Kazım Şimşek: Bizim editör kafayı fena bozdu. Ben tıklıyorum tıklıyorum, bir porno sitesine denk gelemedim. Ama bizim bahtsız editörümüz ne hikmetse her tıkladığında porno sitesiyle karşılaşıyormuş. Çok yazık ya, herhalde onda bir keramet(!) var. Bir ara ona mesaj atarak demiştim ki, eğer Hilmi Bulunmaz pornoya aracılık ediyorsa, o zaman milyonlarca insan da pornoya aracılık ediyor. Adam demez mi, beni onlar ilgilendirmiyor, sadece Hilmi Bulunmaz ilgilendiriyor. Adam böyle işte, ne yaparsın, Hilmi Bulunmaz ile yatıyor, onunla kalkıyor.

Laryy Page: Şu editöre şunu söyler misin, bu linklere tıklayıp porno sitelerine gitmek istiyorsa, kendisi bilir. Ancak bu linkten porno sitelerine bulması şans işi. Çok fazla tıklaması lazım. Ona daha kolay yol göstereyim; bizim arama motoruna porno kelimesini yazıp, çıkan sonuçlara tıklasın, daha zahmetsizce, değil mi?

Kazım Şimşek : Haklısın da, bizim editörde onu akıl edecek zeka yoktur, diye düşünüyorum. O hep "sonraki blog" linklerinden porno sitelerine ulaşmak istiyor. Yine de editöre söyleyeceğim; habire o linklere tıklayıp zorlamasın kendisini, parmakları zedelenecek. Yazık değil mi, O' nun parmaklarına. O güzelim parmaklardan ne güzel iftiralar, yalanlar çıkıyor. Bu iftiralara, yalanlara devam etmesi için o parmakların sağlıklı olması lazım. Hem o porno sitelerinin müdayimi olsa gerek; çünkü bizim hocanın porno montajlarını yapmıştı daha önceden. Bu sitelere ulaşmayı çok iyi biliyor.

Larry Page: Kazım, sen şu editörle niye uğraşıyorsun ki. Bırak adamı, zaten kafadan sakat biri...

Kazım Şimşek: Ama o adam tatlı diliyle kendi tarafına yüzlerce insan çekti. Aralarında öğretim görevlileri, yazarlar, oyuncular, öğrenciler var. Facebook' da bir grup bile oluşturdular. Sayıları giderek artıyor.

Laryy Page: Yani sen diyorsun ki; bu yüzlerce kişinin lideri bir editör, hem de kafadan sakat bir editör.

Kazım Şimşek : Ne yazık ki öyle. Adam adını bile vermiyor, daha önceki sitesinde bizim hocanın resimlerinden porno videolar yapmıştı. Bu videoları bizim hoca kaydetmiş, kendi sitesinde devamlı yayınlıyor. Ancak hala bu videolar varken bile bu adamın etrafında toplanan insanlar var. Ben aylardır bu işe çok şaşırıyorum, olacak iş değil ama gerçek budur. Maalesef bu tiyatro dünyasında bu kadar namuslu(!) insan olduğunu bilmiyordum. Benim için de iyi bir deneyim oluyor, insanların gerçek yüzlerini daha iyi görüyorum. Adam mıknatıs gibi etrafına bir çok güzel(!) insan çekiyor.

Adam bir de kapitalist dünyayı eleştireyim derken, bedava verilen video alanlarından, bedava bloglardan dem vuruyor. O' na demezler mi, o zaman bedava mail adresleri de paralı olsun. Adamcağızın mail adresi nedir, biliyor musun?Tiyatrooyun@gmail.com. Evet, çok ilginç ama adam seni eleştiriyor, ancak aldığı gmail adresinin bir google hizmeti olduğunu bilmiyor. Aynen youtube.com, blogger.com gibi gmail de bir google hizmetidir. Adama demezler mi; sen bu bedava hizmetleri beğenmiyorsun, bunların kapitalistlere para kazandırdığını düşünüyorsun, sen de git paralı bir mail adresi al, rahat et. İşte böyle Larry, maalesef hala bu adamı ve yazdıklarını destekleyenler var. Bunlara laf anlatamıyorum. Beni anlamak istemiyorlar. Halbuki ben çok basit yazıyorum. En salak adamın anlayacağı türden yazıyorum ama hala anlamıyorlar beni.

Bu adama open source(açık kaynak) yani lisans parası istenmeden yazılımların kodlarının verildiği programlardan bahsedeceğim ama adam anlamaz ki. Bu tiyatro dünyasında bilişim dünyasından bihaber çok insan var. Bizim editörün gözünde, bedava ne varsa hepsi kötüdür. Ancak yazılım dünyasında Open Office gibi bir program var ve Microsoft Office programına taş çıkartır. Editörümüz, bu Open Office programı için bile kapitalistlere para kazandırdığından bahseder ve yine çamurunu atar.

Kazım Şimşek: Ha şunu da söyleyeyim, bizim sitenin editörü seni tekrar ararsa, ona selam(!) söylersin benden.

Laryy Page: Peki, Kazım. Aradığında selamını(!) ileteceğim ona. Allah sana kolaylık versin. İnşallah o tuhaf editör ve destekleyicileri de gerçekleri görürler.

Kazım Şimşek: Pek ümidim yok, Larry. Ama bunlara karşı mücadelem sürecek.

NOT: Open Office programı , Microsoft Office programına benzer. İçinde Word,Excel, Powerpoint' e denk programlar vardır. Hatta Türkçe imla denetimi de vardır. Buradan bu sitenin aziz(!) editörüne bir iyilik yapayım ve bu programı tavsiye edeyim. Böylece imla hatalarını en aza indirir de, artık herkesi güldürmeyi keser.

Hiç yorum yok: